26 Kasım 2013 Salı

LBT Kadınlar DA Oradaydı



      25 Kasım her yıl bu amaçla eylemler yapılır, ya da yapılmaya çalışılır, bilenleriniz vardır. Fakat kimisi de suya sabuna dokunmaz, gider Karadayı dizisinin yeni bölümünü ağzından salyalar akarak izler, kimisi de kumarını oynamıştır, o "on numara"nın çekilişinden medet umar, hayatını kurtarırcasına. E bazılarının da yetiştirecek ödevi vardır yarına(bkz. ben) ne yapayım yavrum. Kalbim ağrıya ağrıya aldım twitter'daki haberleri. Bir ağlamadığım eksikti.

O an bilgisayarın başında aynen böyle hissediyordum.

      Dünün 5 gün öncesinde daha, Nefret Suçuna karşı eylem ve etkinlik lerde boy göstermiş sayılırken(ödev ne ödevi, rahattım o gün) sen gel, bu eylemi ancak twitter'dan gözle. Öyle elin kolun bağlı otur. Hemi de "erkek devletin" "kadına şiddeti" ne karşı yapılan bir eylem. Aslında bir LGBT olmak kadar da önem taşıyor bu eylem. Çünkü LGBT bireyliğimden dolayı aynı zamanda da ben bir kadınım(transeksüel kadın). Özellikle de son 10 yılda erkek egemenliğinin artık muhafazakarlık üzerinden de yürüyüp biz kadınları iyice esir almasından sonra cinsiyet geçişi yapmaya bile çekinceyle yaklaşmam ve bazı kısırdöngüler içerisine girmem artık canıma tak etti. "Erk Artık Sona Erecek!"


      Kadınları Gündüze, Eve, Aileye hapsetmeye çalışan zihniyete SON! Zaten cinsiyetleri Vajina ve Penis üzerinden bağlamak ve bu aradaki farkı, özellikle de içlerindeki kadın nefretinin intikamını alırcasına artık açık açık bazı kısıtlamalara gidilmesine de SON! Kadının kadına karşı da gizli ve entrikacı nefretine son! Siz rakip değil hemcinssiniz, bunu unutmayın. Devletin bedenimiz üzerinden, kaç çocuk yapacağımıza, hatta kızlı erkekli diye ortaya attığı içi boş mevzulardan ve kendi içinde içselleştirdiği bu kadın nefretine ARTIK DUR DEME VAKTİ GELDİ! Durana kadar söyleyeceğiz, DUR, DUR!


      Ve yine Dünya'nın en özgür ve halkların hakkını savunması adına en çok toleransı ve desteği veren devlet olmamızı da hatırlatmak istiyorum. Evet, yine o TOMA oradaydı, kadına da karşı olduklarını ne de açık anlatıyorlar böyle? Ben size söyleyeyim, kadınlarla ilgili tüm söylemler yalan! Kadını küçük bir alana sıkıştırıp, güçsüzleştirme peşindeler. Daha sonraki aşama da herhalde yok etme veya kadınlığı da yasaklamaktır ha. Hani kız doğanları canlı canlı gömmek gibi bir isteğe şehvet duyuyorlardır!(Vallahi en bunlardan her şeyi beklerim, kimse kusura bakmasın) Ve kadının ses çıkarması bile onları kudurtmaya yetiyor. Beter olun, infilak olun inşallah. Gündüzler kadar gecelerde de güvenle dolaşmak istiyoruz, tecavüze uğrama korkusu olmadan, uğrasak ta kürtajımızı sağlıklı koşullarda yaptırmak ve iş alanında da erkeğin kadınla eşit olmasını talep ediyoruz! Aile içi şiddetlerin ve katillerimizin gerçekten adaletin acı tadıyla karşılaşmasını ve diğer kadın düşmanlarını sindirerek yuvalarına sokmasını talep ediyoruz! Aile dışında da var olabilmeyi ve baskılarla yıldırılmamayı talep ediyoruz! Kendimiz için, yaşamımız içindir bu eylemler. Hoş, daha bu konuda bile tartışabiliyoruz "acaba eşit mi" diye. Haa hatırlatayım, gerekli kişilere; "Eşitlik demek aynılık demek değildir. Küçük farklarımız olsa bile eşitiz biz, bunu da yasalarla sağlamak zorundasınız. İstediğiniz kadar kadınlara karşı fobiniz olsun"(Ki zaten her türlü "FOBİ" hastalık sınıfına girer ve tedavi edilebilirdir, daha kafasal açıdan sağlıklı değilsiniz ki devletin başında, bu kadar yetkinin bir arada toplandığı yerdesiniz, o sapkın fikirlerinizle birlikte)

      Evet sapkın dedim, çünkü artık "kızlı erkekli" eğitime bile bir hata gözüyle bakıp ortadan kaldırmanın çalışmalarını yapıyoruz diyecek kadar ileri gittiniz. Sırf dışarıda "erkek erkeğe" kalabilmek için ha öyle mi ;)


      Fakat zurnanın zırt dediği asıl yere gelmek istiyorum ey insanlık! Kadın dediğin sadece heteroseksüel midir? Lezbiyen ve Biseksüel kadınlar kadın değil midir? Onların hakları "kadın hakları" değil midir? Ya da bedensel açıdan penisle doğduğu için erkek olarak adlandırılan fakat ruhu(ve belli aşamalardan geçerek bedenini de kadın hale getiren) kadın insanlar kadın değil mi? Onların da kadınlık hakları yok mu? Özellikle cinsiyet geçiş sürecine giren ve sonrasını da yaşamış olan trans kadınların bir kere çok hassas ve ekstra durumları yok mudur? Keşke biraz daha empati kurabilseniz. Biz hapishanelerimizden çıkmak için nelere katlanıyoruz da hala gülebiliyoruz! Malesef(hala öyle mi bilmiyorum ama) feminizm cinsiyet takıntısı olan bir hareket. Özellikle de kadınlığı vajina üzerinden tanımlaması ve trans kadınlara da "sinirli agresif ve erkek" muamelesi yapmak, çakma kadınsınız tarzı muamelelerle karşılaşmak, kadından veya insandan saymamak gibi handikapları olan bir hareket. İşte bu yüzden transfeminizm ortaya çıkmıştır ve bir de manifestosu vardır.
Trans-Feminizm'i anlamak feministliğin kısır döngü ve kördüğümlerini çözecek bir düşünce, okumak ve merakınızı gidermek için TIKLAYIN! Bunu sizden cidden rica ediyorum.

      Ve LBT kadınlar da ORADAYDI! Alanlarda "kendi haklarını" savunabilmek ve "var olduklarını" haykırabilmek adına. Bence heteroseksüel kadınların bizimle sade bir dirsek temasından çok daha sıkı bir şekilde iletşime ve işbirliğine geçmeleri gerekir! Çünkü kadın sadece heteroseksüel değil, aynı zamanda LBT de olabilir ve bu yüzden de LBT kadınlar DA oradaydı.

      Tüm kadınların kadın olduğu, saygınlıklarını tam olarak geri alabildikleri güne(geleceğe) selam olsun.
Sosyal Medyada Paylaşın:    Facebook Twitter Google+ Stumble Digg
 photo geri_zpsvjjlxydp.png  photo ileri_zpsmnpu8fzu.png

3 yorum:

  1. Ufak bir değişim yaptım :)
    Tüm insanların, temelde sadece insan olduğu, saygınlıklarını tam olarak alabildikleri güne(geleceğe) selam olsun.

    YanıtlaSil
  2. Sırf erkeklerin apış arasında fazlalık var diye bütün bunlar! Ona bakarsan kadınlarda da iki tane fazlalık(meme) var, o zaman kadın erkekten üstün olmalı, erkek kadından değil! Eşitliği anlamıyorlar, ille biri diğerinden üstün olmalı zihniyeti var ya! Bugün olduğumuz durum, sadece erkeklerin suçu değil. Kadınların da kabahati var. İnsanların sadece "insan" olarak görüleceği, değerlendirileceği günler bana öyle çok uzak geliyor ki. Mavi Gözdeki umuttan istiyorum biraz.

    YanıtlaSil
  3. @Mavi Göz kesinlikle :) 25 Kasım temasını içimde yaşayarak yazarken kaptırmışım kendimi.

    @otum bebeğim kuzum canım. Umudunu kaybetme yine, insana insan olarak bakılması çok önem taşır. Ahahahhh ohoo fiziksel özelliğe baksak kadının erkekten on bin kat daha üstün olması gerekir :P fakat o apış arasındaki fazlalığa yükledikleri anlam ve bunun üzerinden kurdukları ast-üst ilişkisi gerçekten sinirlerimi çok bozuyor.

    YanıtlaSil