Emekçi Kadınlar Dayanışması

8 Mart gününün aslında ne kadar özel, anlamlı ve asil bir gün olduğunu az çok biliyorsunuz/bilmelisiniz. Çeşitli ideolojilerin veya popülist kültürlerin çeşitli kutlamaları ve ifadeleri ile anılır bu gün. Fakat aslolan, Dünya Emekçi Kadınlar Dayanışma Günü'dür. Neden mi?

Detaycılar ve bilgi kurtları buraya bakının fakat kısaca; kadın işçilerin haklarını alabilmek adına yaptığı eylemler sonrasında işverenin aldığı aşırı önlemler sonucunda, adeta bir katliam yaşanması sonucunda ilan edilmiş bir gündür. Aslında bir anma günüdür, 20 Kasım gibi, MESELA! Hatta, biz öyle bir günden bahsediyoruz ki, 1 Mayıs gibi, birçok ülkede bir zamanlar kutlanması bile yasaktı. Öyle de anarşist bir gün işte. Korkuyorlar çünkü "kadın" ın gücünden ve dayanışmasından. Fakat bastıramadıklarını anladıklarında yozlaştırmayı denemeyi tercih ediyorlar. Mesela;

Kapitalizmi yıkacak olan kadın emeğini, kendi düzenlerinde eritmeyi tercih etmişler. Kıyafet, aksesuar ve kozmetikte indirim, hediye alınan -dallarından taze koparılmış- çiçekler. Mıç mıç mesajlar, GÜZEL BAYANLAR demek, anneliğe/doğurganlığa gönderme yapmak. Bu gün bu kadar yoz mu zannediyorsunuz? Kapitalizme uygun "kutlama(!)"larda hangi ifadeye baksam, istedikleri düzene uymayan ya çirkin kadınlar dışlanıyor, ya da doğuramayan kadınlar. Evlenmeyip, anne de olmayan kadınlar da nasibini alıyor, sonuçta üreme "görevini" yerine getirmemiş ve sisteme bir köle/çocuk işçi/robot daha vermemiş. Aaa, ahlak'ı unuttum sandınız ama değil mi? DAHA NELER HİÇ UNUTUR MUYUM? Lezbiyen, biseksüel ve trans kadın'lar, hele ki trans kadınları kadından saymamak için popolarını bir güzel diretiyorlar, fakat acıtmasın sonra :) Kıyamam :) Kısacası, kadınlar, özellikle Türkiye'de kanmayın erkeklere rica edeceğim!(Pro-feministler hariç)

Bahsetmeye çalıştığım şey buydu işte. Daha anlayışlı olmayı bile beceremiyorlar. Ya da cidden -mış gibi yapıyorlar hani.

Dün yaşananların simgesi!

Bir çok ilde eylem yapma kararı alındı. En duyulanı ise İstanbul'daki "feminist gece yürüyüşü" eylemiydi. 2003 yılından beri her 8 Mart'ta, hava kararınca(hani kadınları dışladığınız, tehlikeli hale getirdiğiniz o alanlarda) yapılan yürüyüştür. Onur yürüyüşü ile aynı yerde yapılır, taksim-istiklal caddesi bilinç açan, insanların kendi değerinin farkında olmasını sağlayan bir alan olduğundan baskıcı politika yürüten hükümetler tarafından hiç sevilmedi! :) Feminist yürüyşe Dünya desteği

O kalabalık ve kararlılıkla, eğer ki kaldıraç denen dandikler olmasaymış kadının fendi "erkek" egomanyasını cidden yenecekmiş. Taksim'i ele geçirecek kararlılıkta güzel bir yürüyüş olduğunu söylüyorlar, son hadise haricinde! Ayy acaba o transfobik ve feminist(!) Ayşe Düzkan da orada mıydı? İnşallah orada değildir :D Ay bir de kendine tepkilere cevap verirken iyice sıvamış :D Allah allah, kendisine acil şifalar diliyorum. Ayrıca yaş hiyerarşisine sığınması ise oldukça zavallıca olmuş, keşke yapmasaymış böyle birşeyi ;)

Türkiye'de kadınlar öyle bir halde ki, eylemlerde bile dövülüyor! Kaldıraç grubuna ait yayımlanan iki tepkiye ait linkleri buraya koyuyorum, okumanızı tavsiye ederim;

İstanbul LGBTT Kaldıraç açıklaması | İstanbul Feminist Kolektif'ten Kınama |

Erkekleri eğitme gücü elimizde aslında kadınlar. Bir an önce geriye kalanların da bilinçlenip en azından yetiştirdikleri erkeklere hadlerini bildirmeliler! Onlar aslında sadece bir hamur, nasıl yoğurursan öyle şekil alır. Annelere sesleniyorum, çünkü "baba" nın "erkek" liğinden de korumaları gerekiyor o çocukları. Oğluşlarına oyuncak silah alan kaskafalılardan başka ne beklenir ki? Son olarak aşağıdaki fotoğraf, kadınlara toplumsal cinsiyet normlarıyla zayıflatmaya çalışan kıskanç ve kişiliksiz erkeklere gelsin. Gerçekten BOZUK'lar! (Geylere not: Erkekliği savunmak sizi daha da kötü bir duruma sokar, erkekler değil, kadınlar sizinle hak arayışında dirsek temasına geçiyor)