Transeksüellik Nedir?

      Etrafta çokca duyuyorsunuzdur, öyle değil mi? Transseksüel, travesti, trans, dönme vesaire... E haliyle kafalar karışır, anam okulda öğrettiniz mi hiç siz bize bunları? Ne kadar bocaladık ve bocalıyoruz sizin haberiniz var mıdır çok pardon da? Bu post LGBTQIA yazımın detaylandırılmış halidir. T'si açısından

      Vikipedi deki açıklamalara bir göz atın. Sonra da gelin beni okumaya devam edin. Öncelikle söyleyebilirim ki transseksüellik bir cinsiyet değil. 3.köprü der gibi, bir 3.cü cinsiyet de değil. Cinsiyetleri numaralandıran sistem de erkek egemen bir dilden gelmektedir. Kendini bir numara gören o saçma sapan erkekçikler(sözüm meclisten dışarı). Bu bir cinsiyet kimliğidir, cinsel yönelim değil.

      Şimdi, bilgi birikimimle siz cahilleri(dermişim :D) aydınlatmak bana düştü. İyi de oldu. Travestilik, ki doğrusu transvestisizm(sanırım) şeklinde yazılır, öylesi makbuldür, kişinin biyolojik bedeniyle ilgili herhangi bir rahatsızlığı olmaksızın, kendini ifade ettiği cinsiyette, o cinsiyetin dışındaki kıyafetlerle veya iki cinsiyetin de kıyafetlerini bir arada giyerek ruhsal veya cinsel tatmin olma halidir. Bu sefer akıllara crosdresserlar da geliyor, ki hayatının belli bir kısmını biyolojik bedeninin cinsiyet ifadeleriyle geçirirken, bazı zamanlar ise karşı cinsin kıyafetini giyebilir. Sadece giyinmek üzerinden de kendilerini, ruhlarını veya libidolarını tatmin edebilirler. Erkeklerde daha sık görüldüğü söyleniyor. Bu arada travestiler iki cinsiyeti bir arada taşıyor algısı son derece yanlıştır. Kadınlığı meme/vajina ve erkekliği penis ile tanımlayan beden odaklı tanımlardır bunlar. Ha, fetişizm olarak da geçer transvestisizm, libido tatmini derken kastettiğim şeylerden biri de budur hatta.

      Trans, transgender, toplumsal cinsiyet normlarına hiçbir şekilde uyum sağlamayan insanları içeren komple bir sözcük. Hatta, içine genderqueer'liği de aldığı söylenebilir. Genderqueer de benzer olmasına karşın tamamen bir eş anlamlılık içermez. Bir genderqueer kendi bedensel cinsiyetinden memnundur fakat bunu ifade etmekte kalıpların dışına çıkarak toplum nezdinde oldukça marjinal bir görüntü elde ediyordur. Bir tür eylem/tepki de olabilir, içten gelen bir queerlik de. Bana kalsa hepimiz queer'iz ayol :D Herkes queer, vallahi bak.

      Gelelim transseksüelliğe, hadi bakalım :) Genelde bedeninden memnun olmadığı için kafayı yemiş, istediği bedene sahip olabilmek adına kafayı yemiş bireyler olarak tanımlansa da işin iç yüzü böyle değil. Transseksüellik, toplumun cinsiyet kalıplarından da temel alır aslında. Çünkü bir bedensel cinsiyetin kalıpları var, bir de hissettiği cinsiyetin kalıpları. "Kendini karşı cinse ait hisseden" tarzı tanımlar kol geziyor ortalıkta. Çünkü iki tane cinsiyet vardır aslen. Genelde doğduğumuz cinsiyetten rahatsızız, daha doğrusu o cinsiyetin yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olmaktan rahatsızız. Hissettiğimiz cinsiyetin yapısı da genelde bunu kaldıramayınca ve özgürce hissettiklerini yaşayıp ifade edemeyince "bedene hapsolmuşluk" kavramı ortaya çıkıyor. O cümleleri ben de kullanırım arada; "Erkek bedenine sıkışmış kadın" "Kadın bedenine hapsolmuş erkek"

      Prof. Dr. Şahika YÜKSEL'e getirelim lafı hemen. Transseksüellik hiçbir şekilde hastalık değildir, fakat ameliyat ve cinsiyet geçiş süreci tıbbi bir zorunluluktur diyor bünyeyi rahatlatmak adına. E sonra ne olacak? Sonrasında kimliği de alırsın, oh mis(değil!). Ve hükümet bizim varoluşumu tanımak için kısırlaştırılmayı zorunlu koşuyor. Yani çocuk mocuk hak getire? Evlatlık ediniriz, eğer SHÇEK personelinin transfobisi ile karşılaşmaz isek. Hormon dediğiniz de çok ağır ilaçlar, tahribat yaratabilecek türden. E bedenlerimiz genel olarak çok şükür sağlıklı, hem bodybuilding için alınan hormonların bir benzeridirler, yıpratıcı etkileri fazla. Ki bazı -benim gibi- doğal da doğal ayol'culara ise çok ters geldiğinden bazen trans bireyler muğlak ta da kalır. Trans varoluşu cinsiyet değiştirmeye zorlatan sistem genelde cinsiyet kalıplarından ve cinsiyet değiştirmedikçe trans kadınların "erkek", trans erkeklerin de "kadın" sayılmasından ötürüdür. Yetiştirilirken bize öğretilen şeyleri öyle bir kazıyorlar ki beynimize, geçiş yapmamız oldukça zorlaşıyor. Hani sadece genelde erkek şöyle olur, kadın şöyle olur deseler ve ucunu bize bıraksalar? Kendimize ne diyeceğimize biz karar versek? Emin olun trans geçiş süreci sadece bir dizi estetik ameliyat olarak görülecek, hastalık diye tanımlanmaktan çıkacak ve kimseler bocalamadan o kadar rahat hayatlar yaşayacak ki?! Sırf bu cinsiyet "problemleri" yüzünden hayata entegre olmamız bile zor, aklımızda bu kadar derinleştirilmiş bir sorun varken neye akıl yoracağız ki başka? Hem yoracak aklı olan bir sürü trans birey varken bile öyle bir nefrete maruz kalıyor ki? Yani klişe olacak fakat, anlatılmaz yaşanır! Her an her yerde! Tam psikoloji bozmalık...

      Ha, ÇOK BÜYÜK BİR YANLIŞI DÜZELTEYİM: Eşcinsellikten ötürü cinsiyet değiştirmiyoruz. Trans bireylerde eşcinsellikten bahsedeceksek bu çok daha farklı bir düzlem üzerinden gerçekleşebilir. Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği birbirinden farklı kavramlardır. Sevdiğimiz adamı/kadını ele geçirmek adına falan da değil yani. Ya da erken emekli olabilmek/toplumda daha çok değer görmek adına da yapmıyoruz hiçbirşeyi. Bir trans kadın, aynı zamanda bir lezbiyen de olabilir. Bir trans erkek de aynı zamanda gey olabilir. Fakat gey bir erkekten trans bir kadın olmaz mesela :) Trans ve eşcinsel ayrımı ve ortak noktaları da bu şekilde açıklama gereği duydum. Çünkü, cinsiyet değiştirdikten sonra pişmanlık duyuluyor gibi türemiş şehir efsanelerinin nedeni de heteroseksizmdir. Yani ilk zamanlarda, kimse birşey bilmiyorken, kendi cinsinden hoşlanmış eşcinseller bunun mümkün olmayacağını zannetmiş ve ameliyatlarla da karşı cinse geçmenin çözüm olacağını düşünerek belli adımlar atmışlar. Sonra o yaşam tarzını kaldıramayanlar, intihar edenler vesaire çoğalınca da(zannediyorum) eşcinseller arasında da bir transfobi oluşuyor. Ama bilgi, herşeyin ilacıdır. O yüzden yazıyorum ya zaten!

      Transseksüelliği anlatırken hep trans kadın, trans erkek ifadelerine takılmışsınızdır. Ben onlara da bir açıklama getireyim. Trans kadın; biyolojik olarak XY genetiğiyle doğan ve resmi kayıtlara erkek olarak kayıt edilen, fakat kendini tam anlamıyla veya kısmen kadın hisseden, kadın olarak tanımlayan, KADIN kişidir. Trans erkek; biyolojik olarak XX genetiğiyle doğan ve resmi kayıtlara da kadın olarak kayıt edilen, fakat kendini tam anlamıyla veya kısmen erkek hisseden, erkek olarak tanımlayan, ERKEK kişidir. Siz siz olun, kalp kırmak istemiyorsanız trans kadınlara kadın, trans erkeklere de erkek deyin, çünkü doğru olan budur :)

Temsili bir görüntü istiyorsanız, aklınızda kalsın diye!
Soldaki bir trans kadın, sağdaki ise bir trans erkek

Umarım aklımdakileri size tam olarak aktarabilmişimdir, sorularınıza cevap olabildiysem ne mutlu bana.

Not: bir de cisgender(na-trans) kavramları da vücudundan, cinsiyetinden ve toplumsal cinsiyet ifadesinden memnun kadın veya erkekleri tanımlar. Trans olmayan kişilerdir, NORMAL demek anlatım bozukluğudur. Çünkü trans bireyler anormal değildir :)

Not 2: Eğer transseksüellik hakkında hukuk, psikoloji, cinsiyet geçiş süreci, tasavvuf, altkültür ve ilişkiler hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız bu linke tıklayarak BEN DE VARIM adlı kitabımı satın alabilirsiniz >>> Ben de Varım - Deniz Su Tiffany - D&R Satın AL