İstanbul'da Güneş Açınca

G eldi mi en sonunda bahar buraya? Ay ne baharı, yaz gelecek benim ettiğim lafa bak! Küresel ısınma beynimi allak bullak etmiş olacak(doğaya yaptığı gibi) ki ben de böyle şaşırıyorum işte. Daha dün bardaktan boşanırcasına yağan yağmuru da ne çok unuttuk öyle. İstanbul, büyülü şehir, aklınızı başınızdan alan(sadece boğaz çevresi ve tarihi yarımada için geçerlidir).




     Uzun süredir böyle bir güneş görmemiştim, önceki gördüklerim bu kadar iyi değillerdi. Aksine, içlerinde eksik kalan birşeyler vardı parlaklıklarından. Fakat bugün, farklıydı. Nasıl mı anladım? İçimdeki ses olan zat, çığlıklarıyla; "Çeksene şuranın fotoğrafını" deyiverdi. Başka zamanlar olsa çok üşeneceğim bir olayken, birden fotoğraf makinemi çantamdan çıkarırken buldum kendimi. Gözümle gördüklerim kadar güzel çıkmasalar da onlar benim fotoğrafımdı, sizlere yansıtmak istediğim o eşsiz manzaralardandı. Hem, İstanbul'un boğazından bahsediyoruz. Ne kadar kötü olabilir ki?

İstanbul Silüeti çalışmam. Bence resmin üzerine tıklayın :)

      Üsküdar-Kız Kulesi ve Tarihi Yarımadayı birlikte görebilmek, resmedebilmek, kaç kişiye nasip olmuştur ki? Eski zamanların güzelliğini hala koruyabilen yerler buralar ve aynı zamanda da şehrin de en eski ve asıl merkezleri. Fırsatı olan gelsin anacım, ne duruyorsunuz orada. İstanbul da Haziran-Temmuz sıcağında pişmeden önce, tam bu zamanlarında güzel işte. Erguvanların, istanbul lalelerinin açmasının hemen ardı...

Şurada minik bir tekne. Aa hemen arkasında tarihi bir iskele(restore edilmiş)

      Farklı bir gözle baktım bugün İstanbul'a. Halbuki hep yapmak istediğim de bu değil miydi zaten? Bu yüzden o kadar çok çalışmamış mıydım üniversiteye giriş için? Kendime geldim yahu! Her yaz, her bahar sonrası yeniden açıyorum böyle işte. Kaybettiğim zamanların telafisini istiyorum yeniden... İstanbul'dan...