D ün neler olmuştu eminim duymuşsunuzdur. İstanbul'dan söz ediyorum. Onur Yürüyüşü 2015'ten söz ediyorum. Belki de küçük çaplı bir direnişe dönüştü de diyebilirim. İlk yıl düzenlendiğinde olduğu gibi polis saldırısıyla karşılaşan yürüyüş, bunca sorunsuz yıldan sonra tekrar bir şok haline büründü. İlkönce polisin hiçkimseye haber vermeden son anda(her zamanki yaptıkları şey) gelip yürüyüş basmalarının gerekçesi neymiş?
Tahmin edeceğiniz üzere halkın hiçbir şekilde tepki göstermemesini sağlayacak hassasiyetlerden vurmak amacıyla RAMAZAN ayı bahane edilmişti. Yine her zamanki gibi insanların değil ülkenin dini olmuştu İslâm. Peki geçen sene de ramazan ayına denk gelen yürüyüş neden sorun çıkarmamıştı da bu sene bu kadar sorun olmuştu? Şekil 2'deki AKP seçim broşürünü okuduğunuzda 2014 yürüyüşünü seçim propagandası da yaptıklarını açıkça görürsünüz. Siyasi çözümlemesini benim burada yapmama gerek yok herhalde, herkesin bunun korku ve nefret ile eski ya da yeni seçmenlerden oy toplama çalışması olduğunu farketmiştir. Bir algı yönetimi de diyebiliriz sanırsam, değil mi?
Aynı zamanda bu sürpriz eylem LGBTİ içi ve dışı birçok kesimin de trans kadınların polisle yaşadığı husumet ve şiddetin ne boyutta olduğunu gözler önüne seriyor. Bu portre aslında toplumda trans kadının yerini gösteren, ödüllere doymayasıca bir çalışma olmuş. Yerde oturup ayakkabısını giyen kadına nefretleriyle tazyikli su ve plastik mermi sıkan caniler, gücün vermiş olduğu sarhoşlukla bazı translara yaklaşıp elleriyle kendi mahrem yerlerini ovalayıp "seni nezarethaneye götüreyim" tekliflerinde bile bulunmuşlar. Hani sadece emir kuluydu? Kendine verilen ucu açık emiri fırsat bilenler öyle bir kontrolden çıkıyor ki... İnsan olduklarını unutmuş gibi davranıyorlar adeta. Fotoğrafta polislerin o nefret ve alay karışımı bakışları uzaktan bile hissediliyor. Sanki senelerce tutmuşsun da ilk fırsatta içindeki birikmişlikleri boşaltıyor. İnsan olmayı ve sevmeyi öğrensinler allahaşkına artık! Kendilerine de yazık
Nefrete daha yakından baktığımızda boyut o kadar büyük ki LGBT konusu ile ilgili sorunu olan her koltuk sahibi insan da bir şekilde oraya geliyor, "birkaç ibne de ben düğeyim huahuahua" diyerek hıncını alıyor, öldürse bile tahrik indirimi alacak ya, öyle bir organizasyon var ki hayatları cehennem edebilmek adına. Bu fotoğraftaki enerji Türkiye'nin yararı için de harcanabilirdi mesela. Böylece daha insancıl ve sürdürülebilir yaşantıların sahibi olurduk. Hem nefret tarzı duygular vücutta daha çok asit üreterek bünyelere de kalp krizi olarak geri dönmektedir.
Bu Dünya üzerinde hiçbir kesimin değerlerini bahaneyle başka kesimlere nefretini kusmayan, yani eşitlikçi ve iyi insanlar da var. İnsan olduğumuzun farkında olan diyeyim buna... Polisin önüne set çekerek "hey siz ne yapıyorsunuz" diyen, hukuksuzluklara karşı gelen vekiller onlar. Tabi polis bir kere emri aldı, içi kabarıyordur hadi birilerine vahşetle saldıralım diye. Durmadılar. Bakın TOMA ile saldırıya kalkışan polislere bu sefer en dikkat çekici tepki ne oldu?
Sn. milletvekili Mahmut TANAL, TOMA'nın üzerine çıktı! Onur Direnişinde de en büyük dikkat çeken eylem bu oldu. Mahmut TANAL'ın LGBT'leri ilk savunması değil elbette. TBMM tarihinde bizler için en kapsamlı yasa tasarısını, önerileri veren de o olmuştur. Çünkü sırf cinsel kimliğimizden dolayı iş,aş,ev bütün imkanlara erişimimizin sınırlandırıldığının ve bir adaletsizlik olduğunun da farkında. Bizlere hayatı cehennem etmeye çalışan insanların yıktırmadığı ve üzerinden din politikası yaptığı LUT kavmine bir göz atalım...
Türkiye'mizden haberler bunlar, oradan buradan heryerden helaklık haberler çıkıyor fakat kimse bunlara ses çıkarmıyor. Çocukları gelin yapan, kız-oğlan farketmeden yapılan tecavüzler ise iyice midemi bulandırdığı için söz bile etmiyorum! Keşke bitmiş olsalar... Ekin ve Emrullah'ın sembolik evliliklerine "5 yaşında kıza tecavüz etseydiniz sindirirdik ama eşcinsellik asla" diyen katran zihniyetlerden ne beklersiniz? Herkesin dilinde bir LUT kavmi ve karşıma geçmiş ağzında sakız çiğneye çiğneye "okusana yeaeaea" diyorlar. Evet, dün çok fazla aşağı seviyelere indim. İnsan görünümlülerin derdinin ne olduğunu merakımdan o da. Okumayanlar için lut kavmini en çok açıklayan sureler(bunları bilmek boynumuzun borcu oldu artık ve bu görseli bana ulaştıran arkadaşa da teşekkürlerimi sunuyorum);
Bana oku diyen cahil-cühela'ya okuttuğum bu sureler bir türlü işlerine gelmiyor olsa gerek, hemen de bozulup saldırmaya başlıyorlar. Sanırım halimize şükredelim diye yaratılmışlar. Allah onlardan da razı olsun, ay çok bilinçliyim şükürler olsun ki :) Surelerden anlaşılanlar bellidir öyle değil mi, bizim doğal kimliklerimiz değil bu kavmin bizim kimliğmizi birer eğlence olarak görüp "sapıtmasıdır". Şöyle de diyebilirim, o çok delikanlı kocalar gelip de travestilerle ya da narin oğlanlarla birlikte olup olup sonra da siz hanım eşlerinin koynunda uyuyorsa onlar helak olacak. Yani hiç mi hiç bilmeyin bizden, ay sizin yüzünüzden helak olacağız demeyin! Kendinizi bilin biraz, kendinizi de tutun. Hatta aşağıdaki videoyu da izleyin! Bir din aliminin yorumunu dinleyin
Mobil versiyon ile sitemi görüntülüyorsanız video için TIKLAYIN!
Kendinizi de tutun çünkü onur yürüyüşü ile hiçkimseye cinsel kimliğimizi yaymak dayatmak gibi bir eylemimiz yok! Ay biz de eşcinsel olacağız diye korkmanız kendinizden emin olmamanız anlamına geliyor. Kendi cinselliğiniz hakkında birşey bilmediğiniz gibi bir yandan da içinizde bir LGBTİ ruhu taşıdığınız ile ilgili ihtimalleri de artırmış olursunuz karşı tarafın gözünde. O yüzden bize sataşmadan önce dikkat edin, ya da hiç sataşmayın!
Herşeye rağmen görüldüğü üzere pride cihangire, istiklale, oraya buraya yayıldı yani. İstiklal caddesinden çıkmamızı sağlayan bir etki yarattılar. Sıktıkları suyun altından bile gökkuşakları çıktı, sosyal medyayı takip edenler iyi görmüştür bunu. Sonrasında partilere geçildi. Birsürü yerde parti vardı. The Mekan ve Curcuna'yı biliyorum ben bir tek.
Sanırım the mekan'daki parti olsa gerek, bir gaz bombası atılmış eğlenen insanlara. Hem de sebepsiz yere. Gün boyunca yapılanlar yetmiyormuş gibi kin ve nefrete devam etmek ve bunu daha acımasız bir şekilde sürdürmek hiç de hoş olmadı. Curcuna'da ki GZone partisinden aldığım haberlerden ise çıkarımım şu oldu; "Bir boyut değiştirme kapısının işi var, çünkü herşey çok tezattı birbirine" Ve şu linke tıkladığınızda onur yürüyüşündeki bazı rahatsız edici sahnelere tanık olacaksınız. 18 yaş altındaysanız buna kesinlikle bakmayın. Ben bunları birer provokatör olarak görüyorum açık fikrimi söylemek gerekirse. En azından ramazan ayında olduğumuz hatırlanabilirdi. Çünkü bir toplumda bir arada yaşayacaksak kesinlikle bir pota içerisinde erimeliyiz, onlardan gelmiş ve gelecek saygıların karşılığını da vermeliyiz. Yani ben olsam mahremimi kimselere açmazdım, özelim çünkü yani ayıplığı da geçtim. Ayrıca biliyorum ki herşey ironik olarak yapılıyor eylemlerde. Fakat ironilerin de tutarlı bir amacı ve hitap ettiği kitlenin anlayabilmesi de esastır. Orası bir çıplak parti alanı değil. Neden mi kızdım, çünkü "birilerinin" ağzına pay veriyoruz! Bu resmen bizleri -kelime yerindeyse- bitirmeye çalışanlara verilmiş bir kozdur. Ne kendini bilmezliğimiz kalır, ne de insanları tahrikimiz vesaire...
Olayları twitter'dan takip etmeye çalıştım. Yaşananlara diyecek söz bulamıyorum. Oysaki yürüyüş sırasında atılan güzel tweetlerle kendi çapımda mutlu olacaktım. Polislerin yaptıklarıyla bir anda neye uğradığımı şaşırdım. Elimizden bir şey gelmiyor, haksız oluyoruz ve suçlu muamelesi görüyoruz ya işte buna sinir oluyorum.
YanıtlaSilTweetleri okurken yobaz homofobiklerin bu kadar nefretle nasıl yaşadıklarını düşünmeden edemedim. O çıplak dans eden kadının olduğu videoyu gördüm. Bu toplumla tek sorunumuz bu olsaydı ben de buna karşı çıkardım. Gerçi şahsi fikrim bu yürüyüşün amacına uymadığıdır ama bizler devlet memuru gibi giyinip gitsek de onların söyleyecek bir sözleri olacaktı. Çünkü bizim nefes almamız bile onlara batıyor.
Bu yaşananları nasıl yorumluyorsun bilmiyorum ama bence dün, yere batasıca malum zihniyete, homofobiye, insanları din tornasında yontmak isteyenlere karşı bir yenilgi aldık. Ama ne yazık ki bizde Stonewall benzeri bir birlik, beraberlik ruhu göremiyorum. Hep söylenen bir sözdür; "Hak verilmez, alınır.". Biz bunu ne zaman başarabileceğiz? Korkarım ki iki gün sonra lgbt'lerin çoğu yaşananları unutacak. Umarım düşündüğüm gibi olmaz ve dünkü onur yürüyüşü bizim için birlik, beraberlik ve haklarımızı kazanma konusunda bir milat olur.
Tiff, yürüyüşü çok iyi özetlemişsin ve yorumlamışsın. Takip edebildiğim kadar farklı kaynaklardan da okudum. Kutlayan bütün ülkerlerde karnaval havasında geçerken bu yıl bu şiddet görüntüleri ürkütücüydü. Bu kadar tahammülsüzlük, yılda bir kere insanların var olduğunu gösterebildikleri tek güne bu kadar şiddet! Asla kabul edilemez!
YanıtlaSilSon paragrafta yazdıkların düşündürücü. Dün farklı hesaplardan da (zaten homofobik olan) paylaşıldığını gördüm. Evet, insanların eline koz geçti. Bunu artık evirip çevirip kullanacaklar ne yazık ki. Bu görüntülerin tekrar etmemesi için derneklerin beraber hareket edip kendi içinde ne yapılabiliyorsa önlem alması lazım. Çok renklilik, müzik, eğlence, kostümler vs. bu tarz yürüyüşlerde alışkın olunan şeyler. Ancak bu sergilenen şov (ki bence de provokasyon idi) bizim gibi bir ülkede çok zor, Ramazan`ı geçtim, bunu bu halkın yüzde kaçı ironi olduğunu kabul edebilir.
Hazmedebilmek için birkaç gün bekledim ben de yazmak için, o broşürün gerçeğini gördüğümü hatırlıyorum... Olmasaydı dediğim görüntüler zaten yorum yapılamayacak kadar çirkin... Ben bazılarının aklı selim şekilde yürüyüşe slogan atmaya mı yoksa bıçağı silahı kapsınlar ortalık karışsın diye olay olay yapmaya mı geldiklerini bir türlü anlamıyorum. Aynı noktada birleşiyoruz hep: "Provokasyon!"
YanıtlaSilÇok üzücü olaylar olmuş. :/
YanıtlaSilYürüyüşe bir heteroseksüel olarak destek vermek istedim ama orada olamadım ananem ile dedemin yanında olmam gerekti. Sevgili Bay Gay'ciğim bana ben gelemiyorum diye bol bol video ve resim çekme sözü vermişti orda olmuş kadar olayım diye... O günün aksami dedemle haber izlerken gördüm polisin yaptiklarini sinirlerim gerildi. Umarım sana bir şey olmamıştır tatlım :/
Türkiye battı balık yan gidiyor...
Geç cevabımdan dolayı çok özür diliyorum. Şimdi Bakıyoruz da her kesim karıştırılıyor, birbirine düşürülüyor, provoke ediliyor. Ve daha bir Sürü şey
YanıtlaSil