Ah ah, gün geçmiyor ki, yine Tiffany'e rahat batmasın! Hani uğraşacak işi yok, böyle enerji patlaması yaşamış kafayı yer iken yeni bir seriye daha başlamak istedim. Sizin için izlediğim filmlerden bazı notlar alacağım ve yorumunu yapacağım. Tesadüf eseri izlediğim, izlediklerimden de hatırladıklarımı bir şekilde size, hani biraz da kültür şoku olsun diye anlatacağım. (Evet Allah beni bildiği gibi yapsın tamam.) Dikkat, bazen spoiler içerebilirim. Aman ha, okurken dikkat edin.
Diğer Hadsizliklerim:
- Bir Kurabiye Masalı
- Skhizein(kendinden 91 cm uzakta yaşamak)
- Baydara: Edra'nın Kaderi
- Aziz Ayşe
- Tamam Mıyız?
Annişimle
birlikte uzun zaman oldu görüşmeyeli. Bir sürpriz yaptı bana ve akşam vakti
kendimizi bir sinemaya attık. Gösterimdeki filmlere bakarken Düğün Dernek,
Çılgın Dersane 3 ve bu seçenek arasında kalmıştık. Düğün dernek olayını (ay hiç
sevmem oldum olası) direkt olarak eledik. Annem de tamam dedi(tamam oğlum dedi
ama bunu belirtme gereği duymuyorum. Lanet). En sonunda Çılgın Dersane 3
filmine karar verdik, biletleri alıyorduk ki Patron’lu olan filmin başrolleri
bize çok çekici geldi. Söyleyim; Tolga Çevik ve Ezgi Mola oynuyor. Güç bela da
olsa patroncuğuma iki bilet aldık. Ben çılgın dersane’nin önceki filmlerindeki
müzikere kopuyordum da. Ben kopunca hareketlerimin haddi hesabı olmuyor,
bırakın ifşa olmayı, oradan adam bile kaldırırdım yani :D Kendime engel olayım
dedim ve bu yüzden o devam filmini erteledim.
Spoilersiz bir
yorum yazmaya çalışacağım bu sefer. Hayır yapamayacağım, of!
Tolga’cığım bir
senarist rolü oynuyor. Alışmışın dışında gençleşmiş, çok daha sempatik olmuş
bir halde izliyoruz onu. Zaten sempatik, kendi tarzı da var ama burada bambaşka
ya, cici yani, öyle bir kanka her kıza lazım(cidden yani kanka olarak). İşte
bir otele yerleşiyor senaryo yazmak için. Otelin sahibinin kızını görüyor
burada, bir bakışmalar falan. Ondan
sonra çocuk ta gidiyor kendi hikayesini yazmaya başlıyor, çünkü aklına gelen
bir şey yok. Ki bu komik aşk olayı ne hale geliyor, onu izlemeniz lazım. Ayrıca
senaristin patronuna gül gül öldüm ya :D Hem tipine/görünüşüne hem de oynadığı
karaktere. Ayyyhh :D
Bir de otelin
sahibinin kızı vs vs. işte, onun sevgilisi de var, ünlü bir dizi oyuncusu
rolünde. Yaaa, öhö öhöh hani, yarı-çıplak sahneler, boy-pos açısından çok ilgi
çekici sahnesi vardı. Ama karakterin biraz da megolamanlığı üstündeydi
maalesef. Aynı zamanda her koşulda kariyerini ve imajını gereğinden fazla
önemseyen bir karakterdi. Aynı zamanda senaristle de aralarında bir tanışmışlık
varmış önceden, orada da filmde çok kilit sahneler oluşuyor işte,
anlatmayacağım kendiniz izleyiverin işte. Bir ara barfiks bile çekiyor o otelde nereden demir bulduysa. Maşallah tabi.
Haa,
ahahahahahahahhh ya bir de Saba Tümer vardı inanabiliyor musunuz? Hem de
kendisini oynuyordu. Öyle çok fazla gülmeli sahnesi yoktu açıkçası, bekledim o
kadar gülsün diye. Ondan çok seyirciler güldü tabi :D Bazı sahnelere aşırı
kopabiliyorsunuz yani. Tam bir komedi-aşk hikayesi olmuş bu. Ve Ersin Korkut
hiçbir şekilde beni güldürmediği gibi yine şaşırtmamaya devam ediyor. Hazır
konu gülmeye gelmişken.
O Mutlu sonu isteyen patron :) |
Aaaa, ama zaman
geçmek bilmedi onu söyleyeyim. Filmin ilk yarısında sanki filmin tamamını
izlemiş gibi uzun bir süre geçtiğini zannediyorsunuz, halbuki öyle değil. Ve
ikinci yarının ortasından sonraki zaman diliminde de ay yeter artık kız oğlana
kavuşmuyor mu? E hadi bitmedi mi falan diyorsunuz. Son sahnelerde film
bittikten sonrasına da kaymışlar(yani asıl bitmesi gereken yere), o anları da
bize anlatmayı tercih etmişler(sanırım).
Aslında bu filme
gittiğimiz zaman, eyyvah eyvah 3 daha vizyona girmemişti. 1 hafta sonra da ona
gideriz değil mi diyerek kikirdeştik aramızda. Onu izlerken çok
eğleneceğimizden ve bunu da blogda sizlere yansıtabileceğimden emin
olabilirsiniz. Filmlere inanmayın, filmsiz de kalmayın. Hepinizi kucak dolusu
sarılmalarımla birlikte öpüyorum.
sonuç olarak sevdin mi sevmedin mi anlayamadım yani.. sırf konu anlatmışsın tatlım, senin yorumun nedir, olmuş mu olmamış mı?
YanıtlaSile klasik yani dedim. Ve beni tanıyan/bilen özel insanlar öyle çok ta bayılmadığımı, fakat romantizm dolu sahnelere içimin gittiğini farketmişlerdir(ki sen de farkettin ve çaktırmıyorsun :P)
YanıtlaSil